Aramıza Katılın!

Medyland ile binlerce kişiye erişin.

Aramıza Katılın

Jinekomasti

Jinekomasti erkeklerde; hormonal etkenler, genetik faktörler, bazı ilaçların kullanımı ve aşırı alkol tüketimi gibi nedenlere bağlı olarak meme dokusunun büyümesi ve kadınsı meme görünümünün ortaya çıkması durumu olarak tanımlanabilir. Jinekomasti çoğu zaman sağlık açısından ciddi bir sorun haline gelmemekle birlikte öz güven sorunu, giyim konusunda istenilen seçimlerin yapılamaması ve duruş bozukluğu gibi sosyal hayatı olumsuz yönde etkileyecek durumlara yol açılabilir.

Jinekomasti meme içeriğinin miktarına ve derideki sarkma oranının düzeyine göre 4 farklı evrede sınıflandırılır:

  • Evre 1’de memede az derece büyüme vardır, deride fazlalık yoktur.
  • Evre 2a’da memede orta dereceli büyüme vardır, deride fazlalık yoktur.
  • Evre 2b’de memede orta dereceli büyüme ve deride fazlalık vardır.
  • Evre 3’te memede belirgin büyüme ve deride belirgin sarkma vardır.

Jinekomasti Nedir?

Erkek çocuklarda ya da yetişkin erkeklerde meme dokusunun çeşitli nedenlere bağlı olarak aşırı büyümesi ya da gelişmesi jinekomasti olarak adlandırılır. Genellikle ergenlik çağında hormonal değişiklikler yaşanmasıyla birlikte ortaya çıkan jinekomasti yenidoğan bebeklerde ve yaşlı erkeklerde de gözlemlenebilen bir durumdur.

Jinekomastinin nedeni genellikle idiyopatik yani belirsizdir. Bunun dışında jinekomasti fizyolojik durumlardan kaynaklanabilir. Erkekte testosteron ve östrojen hormonları arasındaki dengenin östrojen lehine artması jinekomastiye neden olmaktadır. Bu fizyolojik durum erkeklerde 3 farklı yaş evresinde görülebilir:

  • Bunlardan ilki yenidoğan dönemidir. Bu dönemdeki jinekomasti anneden bebeğe geçen östrojenlere bağlı olarak ortaya çıkar ve genellikle 1 ay içinde kendiliğinden kaybolur.
  • Erkeklerde ergenlik döneminde hormonların aşırı salgılanmasına ve dengesizliğine bağlı olarak jinekomasti gelişebilir.
  • 65 yaş üzerindeki erkeklerde de yine hormon dengesizliğinden dolayı senil jinekomasti görülebilir.

Bunların yanı sıra; testis tümörleri, böbrek yetmezliği, guatr hastalığı ile siroz gibi sistemik hastalıklar jinekomasti oluşumuna neden olabilmektedir. Uyuşturucu madde ve alkol bağımlılığı ile hormonal ilaç kullanımı dolayısıyla jinekomasti oluşması da mümkündür.

Jinekomastide genel içeriğe bağlı olarak 3 farklı doku tipi görülebilir:

  • Florid tip genellikle jinekomastinin başlangıç evrelerinde görülmekte olup meme dokusu ve yağ dokusunun değişik oranlarda bulunması söz konusudur. 
  • Fibröz tip jinekomastide gergin bağ dokusu olarak adlandırılan stromal fibrozis ağırlıktadır. Meme ve yağ dokusunun çok az olduğu bu tip jinekomasti, sorunun uzun süredir bulunduğu hastalarda görülür.
  • Ara tip jinekomastide meme dokusu, yağ dokusu ve fibröz doku eşit oranda bulunmakla birlikte en sık rastlanan jinekomasti tipi olma özelliğine sahiptir. 

Jinekomasti Estetiği Çeşitleri Nelerdir?

Jinekomasti tedavisinde farklı prosedürler uygulanabilir. Uygulanacak olan tedavi hasta özelinde belirlenir. Jinekomasti sorununun temelinde hormonal bir bozukluk olup olmadığı tespit edilir. Jinekomasti tedavisinde en kesin ve etkili yöntem cerrahi prosedürdür. 

Jinekomasti estetiği genel anestezi altında yapılsa da yalnızca liposuction uygulaması yeterli olacaksa lokal anestezi tercih edilebilir. Uygulanacak yöntem belirlenirken meme dokusundaki büyüme miktarı ve deri fazlalığı değerlendirilir. 

Sert meme dokusunun ağırlıkta olduğu glandüler tip jinekomasti cerrahi prosedürle tedavi edilmelidir. Karışık tip jinekomastide liposuction ve cerrahi prosedür kombine edilir. Yağ dokusunun fazla olduğu tip jinekomasti ise liposuction ile tedavi edilmelidir.

Operasyon Süreci

Jinekomasti estetiğinde öncelikle hastaya anestezi uygulanır. Göğsün yanlarından ve kol altına yakın noktalardan kesiler açıldıktan sonra liposuction kanülleri yerleştirilir. Liposuction cihazının vakum özelliği kulanılarak fazla yağ dokuları alınır. Daha sonra kalan yağ dokularıyla meme şekli revize edilerek kesiler dikilir ve prosedür sonlandırılır.

İyileşme Süreci

Jinekomasti estetiği ameliyatından sonraki ilk 24 saat içerisinde hasta, hastaneden gözetim altında tutulur. Operasyon tamamlanınca hasta henüz uyanmadan sargı yapılır ve korse sutyen giydirilir. Bu nedenle hasta anesteziden uyandığında göğsünün üzerinde baskı ve gerginlik hissetmesi normal bir durum olarak kabul edilmelidir.

Jinekomasti estetiği sonrasında uygulama bölgesinde ödem oluşmaması için gövde üst kısmının ve başının yüksekte, dizlerin bükülü olduğu pozisyonda alınmalıdır. Ameliyattan sonraki ilk 4 ile 6 saat boyunca hasta zorunlu haller dışında yatağından kaldırılmaz. Bu süre içerisinde hastanın beslenmesi de söz konusu değildir. 

Jinekomasti estetiğinde göğüs kaslarının çevresinde işlem yapıldığından hastanın kolunu kullanmak istediğinde ağrı hissetmesi normaldir. Bu durum genellikle 1-2 gün içinde kendiliğinden düzelir. Bu süre boyunca doktorun reçete ettiği basit ağrı kesiciler kullanılarak ağrı kontrol altına alınabilir.

Ameliyattan sonra iyileşme sürecinde yeterli kan dolaşımının sağlanabilmesi için bol miktarda sıvı alınmalıdır. İyileşme sürecinin hızlı ve sağlıklı olabilmesi için doktor tavsiyelerine eksiksiz uyulmalıdır. Doktorun reçete ettiği ilaçlar düzenli olarak kullanılmalıdır. En az 3 gün süreyle hasta istirahat etmeli ancak ihtiyaç durumlarında ayağa kalkarak bacaklarını hareketlendirmelidir. Yataktan kalkarken önce oturma pozisyonuna geçilerek 1-2 dakika beklenmeli sonra yavaşça ayağa kalkılmalıdır. Böylece baş dönmesi ve tansiyon düşmesi engellenebilir.

Ameliyattan sonra evdeki 3 günlük dinlenme süresince düz pozisyonda yatılmalıdır. 1 hafta süreyle yüzüstü yatılmamalıdır. Doktor izin vermeden banyo yapılmamalı, sargı ya da korse çıkarılmamalıdır. 

Bu dönemde protein ve vitamin açısından zengin bir beslenme programı uygulanmalıdır. İyileşme süreci tamamlanana kadar küvette yıkanılmamalı ve duş alınmalıdır. Çok sıcak su kullanılmamalı, yara bölgesine mümkün olduğunca az dokunmaya özen gösterilmelidir. Ameliyata bağlı ödem oluşumu nedeniyle tuz tüketimi kısıtlanmalıdır.

Riskler Nelerdir?

Estetik ameliyatların tümünde olduğu gibi jinekomasti estetiğinde de bazı olası riskler vardır. Bu riskler arasında;

  • Anestezi riskleri,
  • Hematom (kanama),
  • Kan pıhtısı,
  • Meme asimetrisi,
  • Göğüs konturu ve şekil bozuklukları,
  • Meme başında geçici ya da kalıcı his değişikliği,
  • Sinirler, kan damarları, kaslar ve akciğerleri gibi daha derin yapılarda geçici ya da kalıcı hasar,
  • Derin ven trombozu,
  • Kardiyak ve pulmoner komplikasyonları,
  • Yağ nekrozu,
  • Seroma (sıvı birikimi),
  • Enfeksiyon,
  • Kalıcı ağrı,
  • Kötü yara iyileşmesi,
  • Revizyon cerrahisi gerekliliği,
  • Alerjik reaksiyonlar sayılabilir.
Sıkça Sorulan Sorular
Jinekomasti Kimler İçin Uygundur?

Jinekomasti estetiği bu sorun nedeniyle öz güven eksikliği, utanç gibi duygularla karşı karşıya kalan ve sosyal yaşantısı olumsuz yönde etkilenen erkeklere uygulanabilir. Ergenlik döneminde ortaya çıkan jinekomasti geçici olabileceğinden bu dönemdeki hastalarda cerrahi prosedür kararı verilmeden önce hasta izlenmelidir. Eğer sorun 2 yıl içinde kendiliğinden gerilemezse cerrahi prosedür alternatifi değerlendirilmelidir.